Monday, February 2, 2015

SADECE YAZASIM VAR

Bazen sadece yazmak iyi geliyor. Ne konuşmak, ne anlatmak, ne şikayet etmek, ne dinlemek.. Sadece yazayım, benden çıksın gitsin istiyorum. Sanırım buna da sebep olan şey hayrete düşmem bazı olaylar karşısında. İnsanın "yok canım asla öyle şey olmaz" demeyi bile düşünmediği, hiç aklına gelmeyen şeylerin başına gelmesi çok şaşırtıcı oluyor çünkü. 

Şimdi böyle sadece neden bahsettiğimi bilen kişilerin anladığı şekilde imalı imalı yazmayı da sevmiyorum aslında. Aman ne biliyim yazmak istiyorum işte bu sefer de böyle idare ediverin bi sefer beni ne olacak?
 
Dostum dediğim, aslında yaşı itibariyle daha çok abla dememin normal olacağı, fikir aldığım, fikir verdiğim, birlikte çalıştığım, neredeyse her gün iletişim halinde olduğum birisinden yediğim kazık canımı yakan.. Maalesef daha fazla detay yazmak istemiyorum. Çünkü okuyanlarınız arasında onu tanıyanlar da var biliyorum..
 
Birşey yaşadık ve ben dedim ki "yok ya seda şu anda sen rüya görüyorsun, böyle bişey olmaz yani mümkün değil". Ama baktım ki aptal olan benmişim. İnsanları tanıyamayan... Hala çocuk gibi inanan, karşımdakini kendim gibi bilen aptalın tekiymişim.. 
 
Çok çok uzun zaman önce yine dostum dediğim birisinden çok ağır bir tokat yemiştim. Haksızdı, bu haksızlığı kendine zarar veriyordu farkında değildi, kırmıştı beni, anlatmaya çalıştım ama anlamamakta, dinlememekte kararlıydı. O zaman da aynen bugünkü gibi kalbimin sızladığını hissetmiştim. Hani denir ya "gücüme gitti".. Çünkü bana haksızlık etmişti. Ben haketmediğim şeylere maruz kalmıştım. Ve çok kızgındım. Sonra yıllar geçti.. Belki 10-12 sene falan.. Geldi. Haklıydın dedi. Beni anladığını anlattı.. Şimdi yine eskisi gibiyiz. Ama ne oldu? Uzak geçen onca seneyi kaybettik. Geri dönüşü yok. Kendini yırtsan da yok işte. Çok güzel geçebilecek zamanları kaçırdık, kaydı gitti ellerimizden. 
 
Şimdi de aynı şeyi yaşadım işte. Başka birisinden tabi bu sefer. Cidden gücüme gitti yaşadığım şey. Herkes yaşadığını haketmediğini düşünür tabi ama etrafımda 2 kişi biliyor ne yaşadığımı ve tüm detayıyla biliyorlar. Ve bana hak veriyorlar. Mesele haklı olmak da değil aslında şu noktada artık. Ama belki kalp kıran ben olsam, yanlış yapan veya neyse, derim ki "seda haksızsın sus otur veya git düzelt bozduğunu". Ama işte tam tersi olunca, insan neden demeden duramıyor.. Benim dostum dediğim kişilerin sayısı bir elin parmaklarını bulmaz bile, çok çok azdır. Ama demek ki onları da yanlış seçiyorum... 
 
Vicdanım son derece rahat. O yüzden akşamları rahat uyuyabiliyorum. Ama kalbim çok kırık... Ve tamamen sildim artık bu kişiyi hayatımdan. Çünkü çocuk değiliz. Bunu yaşamamalıydık bu yaşımızda. Ve bana bunu bir sefer yaşatan birisine bir daha güvenmem kesinlikle söz konusu değil. Benim bozmadığım birşeyi düzeltmek için adım bile attım. Ama pişman oldum. O yüzden hayatımda bir daha yer alamamak üzere çıktı kendisi. Kendi isteğiyle! O zaman yolu açık olsun... 
 
Bu hafta da böyleydi işte.. Daha güzel haberlerde görüşmek dileğiyle.
İyi haftasonları..

No comments:

Post a Comment

DIŞARIDAN KENDİNE BAKMAK

Şöyle bir dışarıdan kendime baktım bu akşam. Amacım bu değildi aslında. Boş boş internette dolanırken blogum aklıma geldi. Sonra " hang...