Wednesday, September 2, 2015

PEGASUS HAVAYOLLARI BEN SANA NE DİYEYİM! 10:29

Herkese merhaba

Blogumda hiç böyle bir firma hakkında şikayet yazdığımı hatırlamam. Yani özellikle böyle bir post konusu yapacak kadar en azından şikayet etmemişimdir. Ama bu Pegasus Havayolları kadar rezil bir firmayla karşılaşmadığım için olsa gerek! Düşündükçe tekrar tekrar sinirleniyorum resmen!

Bir önceki postumda da bahsetmiştim 29-30-31 Ağustos'ta İstanbul'da workshopum vardı. Zaten 3 gün boyunca İstanbul trafiği ile boğuşmuşum, derslerimi vermişim, e haliyle yorgunum. Bir an önce evime dönmek istiyorum normal olarak. Ama her Pegasus uçuşumda olduğu gibi yine içimde o "Ya Pegasus'un neredeyse her uçuşu rötarlı oluyor, bari bu sefer öyle bir şey denk gelmese" korkusu da yok değil. Pazartesi akşamı saat 21:45'te uçağım. Elimde çantayla şehirde gezip daha da yorulmayayım diye işim bittiği gibi havaalanına gittim. Yani saat 18:30 gibi Sabiha Gökçen'deydim. Yemek yedim, kitap okudum vs derken saat oldu 19:30. Dedim gidip check-in'imi de yaptırayım çantayı vereyim rahat rahat dinlenirim uçak saatine kadar. Bu arada Sabiha Gökçen zaten ana baba günü, orasını hiç söylemiyorum. Yani o kalabalık sizi zaten boğuyor. Neyse.. Bir gittim ki o kalabalığın yarısını Pegasus check-in sırası yapıyormuş meğersem! İyiki erkenden gelmişim dedim o an çünkü rahat bi 1-1.5 saat bekleyeceğim sırada belli yani. Ben bunları düşünürken allahım pegasus görevlileriyle bi grup yolcu birbirine girdi! İki taraf da çılgınca bağırıyor birbirine! Yani arada deskler olmasa adamlar birbirine girip yumruklaşacak öyle gergin bi ortam. İki tane uçuş iptal olmuş onun yolcularıymış. Adamlara diyorlar ki size bilet paranızı iade edeceğiz. Yolcular da diyor ki ben bilet parasını istemiyorum, benim planım programım bozuldu bu mağduriyetimi gidereceksiniz. Adam havaalanına taksiyle gelmiş, bi ton para ödemiş tabii ki delirir! Hani bir de hava kötü olur, arıza olur bişey olur anlarım uçuş iptalini ki onda bile ek sefer koyarsın, başka bir firmaya yönlendirir onlardan bilet ayarlarsın, bilet parası iade etmek ne! Ama ortam o kadar gergin ki size anlatamam. Bu gerginlik check-in sırasındakilere de yansıdı bu sefer sıranın uzunluğundan şikayet etmeler başladı, uçuşlarında rötar çıkanlar bağırmaya başladı falan.. Allahım dedim hayırlısıyla bi evime gitsem..

Neyse valizimi verdim, kapıya doğru gittim. Pegasus kapılarının da neredeyse hepsinde ayrı bir kavga var! Ben gittim uçuşumu kontrol ettim, gecikme falan yok oh şükür diyorum. Uçağa biniş saatine kadar bekledik, hatta biniş için millet sıraya girdi falan. Pat ekranda Ankara uçuşu için 1 saat 45 dakika gecikme yazdı! O anda bi kavga da bizim kapımızda başladı tabi ki! Ben artık sinirlerim laçka bir şekilde anneme ve eşime haber verdim. Bu arada da telefonum kafayı yedi mi haftasonu! Şarj olmadı bi türlü! Benim uçağım 2 saat rötar yapmış ve şarjım %30! Tabi telefonu kapattım mecburen. Neyse kavga kıyamet sürüyor falan.. Bu arada anonslar yapılıyor işte pegasus yolcuları mc donald'slarda ücretsiz yemek yiyebilir tarzında. Bize su falan veriyorlar kapının orda. Böyle nasıl diiym yani rezil bi ortam. Sen bana bi şişe su verince ben "hee tamam ya nolcak 2 saat rötar nedir ki zaten" diyeceğim di mi!! Böyle yarım saat, 40 dakika falan kavgayla geçince ekrandaki rötar yazısı hop 20 dakikaya indi! Dalga geçiyorlar resmen bizle! Bir de gecikmenin 1 saat 45 dakika olduğunu gören insanlar üst kata çıkıp yemek yemeğe falan gittiler doğal olarak. Ve bir kaçı şans eseri ekranlara bakıp uçuş saatinin erkene alındığını görerek resmen koşa koşa kapıya geldiler! Onlar da delirdi tabi ki! "Ben o ekrana bakmasam kaçıracaktım uçağı o zaman ne olacaktı?" diye bağırıp durdular. Çünkü anons falan yapılmadı. Bu insancıklar gelip de çemkirince lütfettiler de bi anons geçtiler! Neyse buna da şükür dedik ve biletleri kontrol ettirip uçağa geçtik. Otur otur otur uçak kalkmıyor! Terbiyesiz adamlar oradaki kavga gürültüyü ortadan kaldırmak için bu sefer bizi uçağın içinde beklettiler!!!! O uçağın içinde de heralde 1 saate yakın bekledik! Ben sinirimden kuduruyorum ama artık! Yani pazartesi akşamı eve gelebildiğimde saat 2 falan olmuştu..

Dediğim gibi düşündükçe deliriyorum. Yani o akşam sanki böyle ilkokul öğrencilerine havayollarını teslim etmişler de siz takılın burda demişler gibi bi yönetim(?) anlayışı vardı Pegasus'ta. Bu kadar profesyonellikten uzak, bu kadar terbiyesiz bir havayolu şirketi görmedim daha önce! Ve inanın bir çok havayolu ile uçmuşluğum var yerli-yabancı. Havayolu şirketinde en önemli özelliklerden birisi kriz yönetimi olmalı. Çünkü bu uçak kalkmadı, beş dakika sonraya bi tane daha ek sefer koyarız ona biner giderler gibi bişey yapamazsınız. Veya siz buraya geldiniz ama uçak iptal siz evinize dönün gibi bişey de diyemezsiniz. İnsanlar uçağı ya işleri acil olduğu için seçiyorlar, ya önemli bir randevuları, yetişmeleri gereken bir yerleri olduğu için veya konforundan dolayı seçiyorlar. E siz bunları sağlayamadıktan sonra ve bu konularda çıkan en ufak bir problemi bile çözemedikten sonra kendinize havayolu şirketi demeyin bi zahmet!

Bir daha Pegasus'u tercih etmem sanıyorum ki. Artık rezilliklerini çekecek ne gücüm ne vaktim var. Bu şekilde giderlerse hızla aşağıya doğru çöküşe geçeceklerinden şüphem yok!

No comments:

Post a Comment

DIŞARIDAN KENDİNE BAKMAK

Şöyle bir dışarıdan kendime baktım bu akşam. Amacım bu değildi aslında. Boş boş internette dolanırken blogum aklıma geldi. Sonra " hang...